dini sohbetler sohbet islami sohbet muzik indir cinsel sohbet omegle tv türk sohbet islami sohbet maltepe escort ataşehir escort kartal escort baskılı poşet sakarya escort yeni bahis siteleri maltepe escort pendik escort kadıköy escort escort ataşehir escort emlak seviye 5 anadolu yakası escort maltepe escort tıkanıklık açma fiyatları

5 Haziran Dünya Çevre Günü

Düzce Üniversitesi Mühendislik Fakültesi Çevre Mühendisliği Bölümü Öğretim Üyesi Prof. Dr. Fatih Taşpınar, 5 Haziran Dünya Çevre Günü kapsamında önemli açıklamalarda bulundu.

Gündem Yayın: 05 Haziran 2024 - Çarşamba - Güncelleme: 05.06.2024 10:40:00
Editör - Berkay Kılıç
Okuma Süresi: 4 dk.
Google News

DMHA -DÜZCE- “Hepimizin Bir Dünyası Var” temasıyla, çevre bilincinin arttırılması, iklim değişikliği sorunlarına dikkat çekilmesi ve sıfır atık çalışmalarının geliştirilmesi ve öneminin anlaşılmasının hedeflendiğini belirten Prof. Dr. Fatih Taşpınar, “Bu yıl dünya çapında Çevre Günü teması olarak, “Restorasyon Nesli” (Generation Restoration)  belirlenmiştir. Bu tema kapsamında, ‘Zamanı geri çeviremeyiz ama ormanları büyütebilir, su kaynaklarını canlandırabilir, toprağı geri getirebiliriz. Biz toprakla barışabilen nesiliz.’ mottosu ile arazilerin restorasyonu, çölleşme ve kuraklığa dayanıklılık, iklim değişikliği ve küresel ısınma sorunlarına dikkat çekilmektedir. Küresel ısınmanın artan etkisiyle oluşan Sera Etkisi nedeniyle, atmosferimiz ısınıyor ve küresel ısınma, 1.5°C ile sınırlı kalsa dahi 2050 itibariyle dünya üzerinde ciddi ekosistem sorunlarının oluşacağı, kuraklık ve kıtlık gibi ciddi sorunların baş göstereceği öngörülmektedir. “ şeklinde açıklamalarına devam etti. “Gezegenimiz Artık Bir İklim Değişikliği Felaketinin Eşiğine Gelmiş Durumda” İklim değişikliğiyle mücadele etmek, türleri yok olmaktan kurtarmak ve geleceğimizi güvence altına almak için ekosistemleri yeniden canlandırmak gerektiğinin altına çizen Prof. Dr. Fatih Taşpınar açıklamasında, “Küresel sera gazı emisyonları halen artıyor ve gezegenimiz artık bir iklim değişikliği felaketinin eşiğine gelmiş durumda. Tüm bunları düşününce, 2024 yılı Dünya Çevre Günü temasının neden ‘Ekosistem Restorasyonu’ olarak belirlendiğini anlamak oldukça kolay. Ekosistem restorasyonu, doğayı sömürmekten doğayı iyileştirmeye gitmek için hasarın önlenmesi, durdurulması ve tersine çevrilmesi anlamına gelmektedir.” ifadelerine yer verdi.“Küresel ısınmayı 2°C'nin altında tutmak ve en tehlikeli etkilerinden kaçınmak için 2030 yılına kadar sera gazı emisyonlarını neredeyse yarı yarıya azaltmamız gerekmektedir. Ekosistemleri ve karbon depolarını onarmadan bu hedefe ulaşmak ise imkansız gözükmektedir.” şeklinde sözlerine devam eden Öğretim Üyemiz, ciddi ekosistem restorasyonu ve ulusal ekonomilerin karbondan arındırılmasının topluca halledilmesi gereken bir zorunluluk olduğunu vurguladı. “Karaların ve Okyanusların Bozulmasını Durdurarak Nesli Tükenmekte Olan 1 Milyon Türün Kaybını Önleyebiliriz” Bilim çevrelerince öncelikli alanlardaki ekosistemlerin yalnızca yüzde on beşinin onarılmasının, yaşam alanlarını iyileştirerek, yok oluşları yüzde altmış oranında azaltabileceğine dikkat çeken Taşpınar, “Restorasyon veya canlandırma, insanların refahı ve refahının anahtarıdır. Canlı ekosistemler, artan nüfusumuzun bugün ihtiyaç duyduğu ve gelecekte ihtiyaç duyacağı gıda ve sudan sağlık ve güvenliğe kadar birçok fayda sağlamaktadır. Ekosistemlerin kendi kendilerini yenileme mekanizmaları bir eşik seviyesi ile sınırlanmıştır. Bu seviye aşıldıktan sonra söz konusu ekosistem, doğada normal olmayan yani alışık olmadığımız etkiler sergilemektedir. Örneğin, buzulların erimesi sonucunda kara ekosistemlerindeki fiziksel küçülme ve buna istinaden canlı türlerindeki azalmanın hatta yok oluşun ciddi etkilerinin olacağına yönelik simülasyonlar yapılmış, özellikle tarımsal faaliyetlerdeki sorunlar ve üretimdeki azalma ve bunun neticesinde görülecek gıda arzındaki azalma ve açlık tehlikesi en çarpıcı olanlarıdır. Bir yandan iklim değişikliği ve bir yandan ekosistemlerdeki derin hasarlar geri dönülemez bir seviyeye ulaşmadan ciddi önlemler alınmalı ve uygulanmalıdır. İnsanlık, ekosistemleri korumaz ve yenilenmesini sağlayamaz ise sağlıklı yaşayamayacaktır. Kısacası gezegenimizdeki ekosistemler ne kadar sağlıklıysa insanlar da o kadar sağlıklı olacaktır. Hepimiz bu ekosistemi yenileme seferberliğinde kendimizce pozitif bir rol alarak çaba gösterirsek başarılı olabiliriz.” şeklinde sözlerini sonlandırdı.

Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.