24 Şubat 2023 - Cuma

1950’Lİ YILLARDA AKÇAKOCA’DA TURİZM

1950’Lİ YILLARDA AKÇAKOCA’DA TURİZM

Yazar - Doç. Dr. Fatih Özçelik
Okuma Süresi: 7 dk.
Doç. Dr. Fatih Özçelik

Doç. Dr. Fatih Özçelik

-
Google News

Değerli 81Düzce Haber Okuyucuları bu haftaki yazımızda Düzce ilinin merkez ilçesinden sonra en büyük ilçesi olan Akçakoca’nın 1950’li yıllardaki turizm potansiyelinden bahsetmek istiyoruz. Ege ve Akdeniz’de henüz gerçek manada turizm faaliyetleri başlamazdan evvel Akçakoca Türkiye’nin en önemli turizm destinasyonlarından biri konumundaydı. Hatta 1970 yılında basılmış eski bir coğrafya ders kitabında Akçakoca’nın deniz turizminde dönemin en önemli turizm merkezi olduğu yazılıydı.

                1950’li yılların başında Akçakoca deniz turizmi açısından gelişmekte olan bir şehirdi. Denize uzanan gür ormanlar, mavi ile yeşilin kucaklaştığı bir manzarayı ihtiva ediyordu. Geniş kumsallar insanların tercih ettiği dinlenme alanlarındandı. Geniş ve zengin ormanlarda kestane, meşe, kayın, gürgen, defne, ıhlamur, köknar, kavak gibi çeşitli ağaçlar bulunuyordu. O dönem denizin mavisi ve ormanın yeşili Akçakoca’ya Ankara gibi büyük bir şehrin sayfiye bölgesi olma niteliğini kazandırmıştı.

                Akçakoca’nın en önemli özelliklerinden biri şüphesiz Melen Çayı’dır.  Düzce yöresini boydan boya geçerek Karadeniz’e ulaşan Melen Akçakoca ile Karasu arasında sınır teşkil eder.  Melen’in her iki tarafında yer alan zengin köy yerleşimleri fındıklık ve ormanlar ile çevrelenmiştir.  Melen Çayı’nın denize döküldüğü köyün adı Melen Ağzı köyü olup burası daha çok küçük deniz motorlarının sığınağı haline gelmişti. Bu durum günümüzde de aynen devam etmektedir.  Yörenin en güzel kumsallarından biri de buradadır. Deniz motorları ile deniz kıyısından içeriye iki saat kadar yolculuk yapılabilmektedir. Ceneviz kalesi adı ile anılan ve kuvvetle muhtemel Helenistik dönemde yapılan kale defne ağaçlarının örttüğü bir kayalık üzerindedir. Kale civarında ve yüksek kayalıkların arasında bulunan mağaraya sandalla gitmek mümkündür. Buradan hava müsaitse Sakarya’nın denize döküldüğü yere kadar sahil görülebilir. Akçakoca’nın güneyinde ve Değirmendere Ağzı Deresi kenarında kalan Cumayanı asırlık çınarların gölgesinde bir mesire yeriydi ve bugünde öyledir. Halkın kutsal gördüğü Ahmet Dede Türbesi ve Evliya Camii buradadır. Her bahar burada halkın genel olarak katıldığı eğlenceler düzenlenirdi. Şehrin doğusunda yer alan Ayazlı Köyü bir sahil köyü olup halkı yunus balığı avcılığı yapar, kadınlar da evlerin de hasır dokurdu.  

                Akçakoca’nın turizm açısından kıymet kazanması 1949 yılından sonra oldu. II. Dünya Savaşı’ndan sonra motorlu araç sayısının artışı ile ulaşım ağlarının gelişmesi iç turizmde Akçakoca’nın önem kazanmasını sağladı. Özellikle İç Anadolu’dan denize kolay ulaşılabilen bir yöre olması bunda etkili oldu.  Akçakoca halkının da çabası ile adı duyulan bir sahil kasabası oldu. Fakat o dönemlerde Düzce’de bu konuda bir çabadan söz edemeyiz. Bu konudaki sorumluluk da halka ve yerel basına aitti. Düzce’de iç turizmin gelişmesi için de Akçakoca’ya geçen turist kafilelerinin Düzce’den geçerken şehre uğramaları sağlanabilirdi. Örneğin Üskübü bu konu ile ilgili olarak değerlendirilebilir bir potansiyele sahipti. Yol kenarlarına tesisler, lokantalar ve oteller yapmak, şehrin giriş ve çıkışlını düzenlemek bu gelişime yardımcı olabilirdi. 

                1950-1960 yıllar arasında Akçakoca’ya gelen turist sayısında büyük bir artış görüldü. Canlı Balık Değirmeni, Ceneviz Kalesi, Karaburun ve Melen Çayı deniz dışındaki turistik mekânlar olarak rağbet gördü.

                1952’de Akçakoca’da elektrik mevcuttu. Şehirde ekonomik hayat açısından önemli olan çeşitli işletmeler vardı; sekiz otel, yirmiden fazla kahvehane ve gazino, altı lokanta, sekiz fındık fabrikası, iki sinema, eczane, nitelikleri iyi bir hamam, iki yüzden fazla mağaza ve bakkal dükkânı, berber, terzi, kunduracı, kasap, ekmekçi, mobilyacı, şekerci, radyo acentesi fotoğraf atölyesi, tamirhane, benzin bayii ve fındık satıcıları mevcuttu. Tüm bunların yanında kasaba imar faaliyetlerinin de devam ettiği bir yerdi. Mevcut otel ve pansiyonlar yazın gelen turistlerin konaklama ihtiyacını karşılamadığı için yenilerinin yapılmasına ihtiyaç duyulmaktaydı. Şehirde genele hizmet verecek olan iskele, hidroelektrik ve içme suyu tesislerinin inşası devam etmekteydi. Ayrıca şehirde Ankara ve İstanbul ile çevre şehirlerle de bağlantıyı sağlayan bir telefon hattı vardı. Ankara ve İstanbul gazetelerini de aynı gün şehirde bulmak mümkündü. Perşembe ve cuma günleri şehirde pazar da kurulmaktaydı.

                Temmuz ayı pansiyon ve otellerin en dolu olduğu dönemdi. Ayrıca Cumartesi ve Pazar şehre Alaplı, Ereğli, Düzce, Konuralp ve Bolu’dan plajdan faydalanmak amacı ile turist gelmekteydi. Her hafta Cuma günleri kurulan pazara köylerden çok sayıda insan alış verişe gelirdi. Turizmin gelişmesiyle mahalli turistik eşya satan dükkân sayısı da arttı  Halkın bir kısmı İstanbul ve civardaki diğer iskelelere elli kadar deniz motoru ile taşımacılık yapmaktaydı ve turizm açısından bu faaliyet kullanılırdı. Deniz Palas Oteli, Yalı Oteli, Melen Oteli, Ankara, Yeni, Emniyet, Karadeniz ve Merkez Oteli. Oteller deniz kıyısında ya da denize 100 metre uzaklıktaydı.  Şehir Lokantası ve Gazinosu, Merkez, Karadeniz, Doğu ve Akçakoca Lokantası. Denize yakın evlerin çoğunun bir kısmı ya da tamamı yazlık pansiyon haline getirilmişti. Ancak 1980’lerden sonra Akçakoca  turizm konusundaki popülaritesini kaybetti. Ege ve Akdeniz sahillerinin ön plana çıkması, Akçakoca’da sezonun kısa olması bu duruma neden oldu. Değerli 81Düzce Haber Okuyucuları bu hafta da bize ayrılan sütunun sonuna geldik. Haftaya yeni bir yazı ile karşınızda olacağız… 

#
Yorumlar (2)
Haldun şengün
25.02.2023 08:45
En güzel ayı Eylül dür temmuz değil. Yerli değil yabancı turistler daha çok tercih edermiş. Zabıta turizm zabıtası olarak İngilizce eğitim almış.
Oğuz
25.02.2023 08:08
Tam bir doğa harikası
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları
islami sohbet müzik indir dini sohbet sohbet turkce altyazili porno vaporesso deneme bonusu deneme bonusu veren siteler betvolegiris.co van escort deneme bonusu medyum en iyi bahis siteleri