09 Mart 2023 - Perşembe

OSMANLI DÖNEMİNDE DÜZCE’DE KARA YOLLARI

OSMANLI DÖNEMİNDE DÜZCE’DE KARA YOLLARI

Yazar - Doç. Dr. Fatih Özçelik
Okuma Süresi: 6 dk.
Doç. Dr. Fatih Özçelik

Doç. Dr. Fatih Özçelik

-
Google News

Osmanlı Devleti hem Rumeli hem de Anadolu topraklarında ülkenin dört bir tarafına ulaşan ve düzenli olarak işleyen bir yol sistemi kurmuştur. Bu yol sistemi İstanbul merkez olmak üzere Anadolu ve Rumeli’de sağ, sol ve orta kol olmak üzere üç ana güzergâhtan oluşmaktaydı. Güzergâhlar geniş ana yollar ve bu ana yollara bağlı tali yollardan meydana gelmekteydi.  Anadolu’daki sağ kol İstanbul, Eskişehir, Akşehir, Konya, Antakya şehirlerinden Halep'e gidilirdi. Bunun yanında Antakya'dan itibaren ayrılan bir yol ile Şam üzerinden Mekke ve Medine'ye ulaşılırdı. Bu nedenle bu güzergaha Hac yolu da denirdi. Orta kol: Üsküdar-Gebze yolunu takip ederek Sapanca, Hendek, Düzce, Bolu, Tosya, Merzifon, Tokat, Sivas, Malatya, Harput, Diyarbakır, Nusaybin, Musul ve Kerkük üzerinden Bağdat’a ulaşırdı. Hatta Düzce içinde “Bağdat Caddesi” adlı bir caddenin bulunması bu güzergahın son noktasının Bağdat olmasıyla ilgilidir. Sol kol ise orta kolla yine Düzce üzerinden Merzifon’a kadar aynı güzergâhı takip eder buradan Ladik, Niksar, Şiran, Kelkit, Aşkale, Erzurum üzerinden Hasankale’ye ulaşırdı. Hasankale’de yol ikiye ayrılır, bir kol Kars’a bir kol da Tebriz’e giderdi.

 

            Düzce’de bu yol sistemi içerisinde Anadolu tarafında bulunan hem orta hem de sol kol güzergâhı üzerinde bulunmaktadır. Düzce bulunduğu bu konum açısından Osmanlı tarihinin her döneminde ekonomik, askeri ve sosyal açıdan önemli bir yere sahip olmuştur. Bağdat yolu diye de adlandırılan ve çok işlek bir ticaret yolu olan orta kol sayesinde XVI. yüzyıldan itibaren Düzce canlı bir ticari hayat yaşamaya başlamıştır. Öncesinde sadece önemli bir yol güzergâhı üzerin de bulunan ve çevre köylerin pazar yeri olarak kullanılan Düzce, yavaş yavaş büyümeye başlamıştır. Yolcuların ve tüccarların ihtiyaçlarını karşılamak için hanlar yapılmıştır. Düzce esnafının önemli bir gelir kaynağı da buradan gelip geçen kervanlar olmuştur. 

 

            XVII. yüzyılda Düzce menzil teşkilatı içerisinde Bolu’ya on iki saat, İstanbul’a kırk sekiz saat Hendeğe de on iki saat yürüme mesafesindedir.   XIX. Yüzyılın son yıllarında Düzce kazası vilâyet merkezi Kastamonu’ya altmış dokuz, sancak merkezi Bolu’ya dokuz saat mesafededir. 

 

            Osmanlı Devleti’nin yol işleriyle doğrudan doğruya ilgilenmesi 1870 yılında başlamıştır.  Bu tarihten itibaren Düzce Kazasında yol tamiratı ve yeni yollar yapımına hız verildi. 1884 yılında Düzce ve Bolu arasındaki 48 kilometrelik yolun tamiratına başlanarak, yol yeniden yapılmış ve 1887 yılında çalışmalar bitirilmiştir. Bu çalışmalar kapsamında Asar Suyu üzerinde bulunan ve altmış metreyi bulan taş ayaklı köprünün tamiratı da yapılmıştır.   Ancak 1911 yılına kadar Düzce-Bolu yolu üzerinde hiçbir tamirat çalışması yapılmadığından yol ve köprüler harap duruma gelmiştir. Hatta yolun bazı kısımları geçişe engel hale gelmiştir. 1911-1912 yıllarında yol tekrar tamirata alındı ve harap olan yerler onarılmıştır.

 

1885 yılında Düzce-Akçakoca arasındaki otuz dokuz kilometrelik yol, Bolu Mutasarrıfı İsmail Kemal Paşa tarafından yaptırıldı. Bu dönemde yaylı arabalar Düzce ve Akçakoca arasındaki yolu üç saatte alabilmekteydiler.  Bu yol üzerindeki en uzun köprü, yüz metre uzunluğundaki Melen Deresi köprüsüdür. Melen Deresi köprüsü Düzce – Akçakoca arasındaki ulaşım açısından büyük bir öneme sahip olduğu için defalarca tamiratı yapılmıştır. 1887 yılında köprünün bazı aksamları yeniden elden geçirilmiştir.  1888 yılında ise köprü esaslı bir tamirata sokulmuş köprünün büyük kısmına dayanıklılığı arttırmak için taş döşenmiş olup çalışmalar ara ara yine devam etmektedir. Bu düzenlemelerden sonra Düzce - Akçakoca arası araba ile pek kolay gidilip gelinebilecek hale gelmiştir. Yol üzerinde Çam köyü, Üskübü kasabası, Yazlık, Kabalak, Heciz mevkii ve Şir köyleri bulunmaktadır. 

 

1911-1912 yıllarında Adapazarı- Bolu liva sınırını oluşturan Nuhviran ile Düzce arasında ki 31 kilometrelik yol bakıma alınmıştır. Yol üzerindeki harap olan bölümler yeniden yapılmıştır. Bu yol üzerinde bulunan Büyük Melen ve Küçük Melen Dereleri üzerinde elli metre boyunda iki köprü bulunmaktadır. Ayakları taştan diğer aksamı da ahşaptan olan bu köprüler çok harap haldeydiler. Bu köprülerin de tamiratı gerçekleşti. Nuhviran ile Düzce arasında Halil Bey, İbrahim Ağa, Döngelli ve Ahmetciler köyleri bulunmaktadır. İbrahim Ağa köyü ile Düzce arası yol on sekiz kilometredir. Değerli 81Düzce Haber Okuyucuları bu hafta da bize ayrılan sütunun sonuna geldik. Haftaya yeni bir yazı ile karşınızda olacağız… 

#
Yorumlar (0)
Suç teşkil edecek, yasadışı, tehditkar, rahatsız edici, hakaret ve küfür içeren, aşağılayıcı, küçük düşürücü, kaba, müstehcen, ahlaka aykırı, kişilik haklarına zarar verici ya da benzeri niteliklerde içeriklerden doğan her türlü mali, hukuki, cezai, idari sorumluluk içeriği gönderen Üye/Üyeler’e aittir.
Tüm Yazıları
islami sohbet müzik indir dini sohbet sohbet turkce altyazili porno vaporesso deneme bonusu deneme bonusu veren siteler betvolegiris.co van escort deneme bonusu medyum en iyi bahis siteleri